Birinci Grup Harfler (e-l-a-t) nasıl öğretilir?
Öğrenci bu grup boyunca, kalem tutma, sırada oturma, verilen yönergelere uyarak okuma, ezberleme, çizme ve yazma kavramlarını tanıyacaktır. Süreç, okulu, sınıfını ve öğretmenini tanıma ile paralel gitmekte ve aslında birinci sınıf boyunca en fazla emek harcanan süreç olmaktadır. Bu ilk grupta vereceğiniz her kural, daha sonraki çalışmalarda da kullanılacak olduğundan, ön hazırlığın çok iyi planlanması ve uygulanmasını gerektirmektedir.
Birinci grup harflerin verildiği zaman dilimi, okuma yazma öğretiminin temel taşlarının oturduğu, dört harf ile aslında okuma ve yazmanın tüm mantık ve kurallarının yerleştirildiği en önemli gruptur.
Bu grupta Ela, Lale, Talat isimlerini kullanacağız. Öğrencilerin bu isimleri bilmemesi nedeniyle vereceğimiz oyun ve öykülerde bu isimleri sık sık kullanmak, bu isimlere aşinalık yaratır diye düşünmekteyim. Ayrıca Öğretimin Genel İlkelerini de bu şekilde etkin olarak kullanacağız.
Çocuklar, “kuzen” sözcüğünün anlamını bilen var mı?
Peki senin kaç kuzenin var?
Ah çocuklar, ben size kuzenlerimi saysam, sabaha kadar say say bitmez. En iyisi ben size kuzenlerimi arada sırada anlatayım da, başıma neler geldiğini öğrenin.
Mesela kimi anlatsam… Size Ela’yı anlatayım. Bizim Ela yaramazın tekidir. Sabahtan akşama kadar evin içinde hoplar zıplar. Şuna bakar mısınız? Nasıl haylaz, belli oluyor değil mi?
Annesi de artık dayanamaz ve onu parka götürür. Siz parka gidiyor musunuz hiç? En çok hangi oyuncaklara biniyorsunuz? (kaydırak yanıtı alınana kadar farklı öğrencilere söz verilitr) İşte benim bu kuzenim Ela da, en çok kaydırağı sever. Ama kaydırağın iki çeşidi var. Biri düz biri döne döne kaydırak. Siz en çok hangisini seversiniz? Ela da en çok dönmeli kaydırağı sever. Önce merdivenden çıkar.

Sonra da kaydıraktan hoop diye kayar.
Haydi şimdi hep beraber kaydırak yapalım, kimler benimle yapmak ister, parmak kaldırsın. O zaman başlıyoruz, önce merdivenden çıkar ve hoop diye kayar. (Bu şekilde tüm sınıf yapar, daha sonra bireysel olarak yapmaya devam ederler. Merdivenin dik değil, eğik olduğu vurgulanmalıdır. Yere ayakkabının ucuyla ve tebeşirle çizdirilebilir. Yere çizilen kaydıraklara sanki merdivenden çıkılıp, kayılıyormuş gibi dramatize edilir.)
Haydi o zaman boyalarımızı alalım ve kağıdımıza bir sürü kaydırak yapalım. (Beyaz boş kağıtlar dağıtılır. Her kaydırağı farklı renkte yaptırdıktan sonra) Çocuklar, bazı parklarda merdivenler başka renk, kayma yeri başka renk. Bakalım bu sınıfta hangi takımı tutanlar varmış, iki renkli kaydırak yapabilir misiniz? (Bu çalışmada amaç, eğik çizginin farkına varmaktır. Çünkü bu aşağıdan yukarı çıkan eğik çizgi pek çok harfte de kullanılacaktır.)
(Arada sırada Ela ismi kullanılmaya devam edilir) Ah Ela ah, başımıza ne işler açtın, bak ne kadar zor, ben yapamıyorum ama öğrencilerim de ne de güzel yapabiliyorlar, bana da öğretin çocuklar. (Çalışmaların tümü panoda ya da sınıfın çeşitli yerlerinde sergilenir)

Çocuklar şimdi bu deftere de kaydırak yapmak istiyorum ama burada çok önemli bir kural var. Kaydırağımız kocaman olamaz, şu iki çizginin arasına sığdıracağız. (Bu çalışmada amaç, öğrencinin çizgi ve sınırlar konusunda farkındalığının arttırılması ve deftere ısınmasını sağlamaktır.)Ela dedi ki, öğrencilerin bunu yapamaz, dedi. Yapabilir misiniz? Duyamadım? Bir daha söyleyin!
(Öğretmen sıralar arasında dolaşarak öğrencilerin çalışmalarını kontrol eder. Bir yandan da melodik bir şekilde hecelemeye özen göstererek, -Ela kaydırağı seeveer- mırıldanabilir) Öğrenciye hiç ses verilmeden, yazma çalışmaları iki gün boyunca sürdürülebilir. Ancak “5 sıra”, “sadece 15 dakika boyunca” gibi kısıtlamalar ile öğrencilerin ellerinin yorulması ve bıkmaları önlenir. Arada sınıf içi basit oyunlar oynatılabilir. İkinci gün kurşun kaleme geçilebilir. Burada kalemin nasıl tutulduğu mutlak surette kontrol edilmeli, kalemin nasıl tutulması gerektiği açıklanmalı, hatalı kullananlara “Bak bu iki parmak kalemi tutacak, diğerleri de yorulmasınlar diye yastık olacak. Kalemin boyasız yerini tutmuyoruz, tam boyanın başladığı yere iki parmağımızı koyuyoruz.” açıklaması yapılır.
(Bu çalışma evde de yeniden yaptırılabilir. Ama söz konusu kısıtlamalar konmalıdır. Fazladan yapan öğrencilerin fazla yapması değil, uygun çizgileri yapıp yapmadığına önem verilmelidir. İlk ödevlerin kontrolünde mutlaka yıldız, çıkartma gibi güdüleyiciler kullanılır.)
Sesin verileceği gün büyük bir alfabe afişi (tahtaya da yazılabilir) tahtaya asılır. Çocuklar biz yazı yazarken buradaki harfleri kullanıyoruz. Hepiniz tahtaya gelin bakalım, bizim Ela’nın kaydırağını bulabilir misiniz?(Gösteren öğrenciler alkışlanır, harf daire içine alınır, tüm öğrenciler geri oturtulur) İşte bu harfimizin adı “e” dir. Hep beraber söyleyelim. Şimdi sadece kızlar, şimdi sadece erkekler, tüm sınıf… o zaman defterimize artık bir sıra “e” yazalım mı? Artık bunun adını biliyorsunuz. (Sıraların arasında gezerken öğrencilere ne yazdığı sorulur.)Bizim bir oyunumuz vardı, hatırlıyor musunuz, hadi onu yapalım.(Sesli harflerin mimiklerle birleştirildiği etkinlik bakınız sf) Ama benim dikkatimi bir şey çekti, biz bu oyunda kısacık “e” demiyoruz. Uzunca “ee” diyoruz. Yani iki “e”yi birlikte söylüyoruz. O zaman defterimize iki tane “e”yi el ele tutuşturarak yazalım.(Öğrencilerin defterine önceki çalışmadaki e harfleri ikişer birleştirerek yazılır. Devamını öğrenciler yaparlar. Bundan sonra ismi e harfiyle başlayan öğrencilerimizi bulma oyunu oynanır.) Ali’nin ismi Ela gibi, e harfiyle mi başlıyor? (İlk harfler uzatılarak söylenir.) Emine’nin ismi Ela gibi e harfiyle mi başlıyor? (İsmi e ile başlayan öğrencilerin yakasına küçük e yazılmış yaka kartları takılır. İstedikleri sürece takabilecekleri söylenir. Diğer öğrenciler de isterlerse, alfabede daha 29 harf var, size de sıra gelecek denir.) bundan sonra çalışma sayfalarındaki e sesini sözcük başında, içinde, sonunda bulmaca etkinlikleri yapılır. Karışık sembol ve harflerin içinden e sesini bulup işaretleme etkinlikleri yapılır. E sesi ve görseli tam olarak yerleştiğinde el yazısı defterindeki orta çizgi aralığına yazma çalışmaları yapılır. Bu çalışmalar yaklaşık bir hafta sürer. Tahtadaki sabit çizgilere yazma çalışmaları da gün içinde aralarda sık sık yaptırılır.
.
Büyük e harfinin verilişi: buyuk harfler kucuklerin elinden tutar ama buyukler birbirinin elinden tutmaz. Bazi buyuk harfler grip olmus bulasmasin diye kafalarini ceviriyor, kucugun elinden tutmaz. Çocuklar biz hep annelerden bahsediyoruz. Annelerimizin adını söyleyelim mi? (Tüm öğrenciler annelerinin adını sırayla söyler.)Peki siz benim yaramaz kuzenim Ela’nın annesini biliyor musunuz? Annesinin adı Emine. Peki, sizce Ela mı büyük yoksa Emine mi? O zaman size Ela’nın annesini çizeyim. Bakın size el sallıyor. Siz de ona el sallayın.
Ela’nın annesinin karnı neden kocaman? Evet bildiniz, annesi hamile. Yakında Ela’nın bir kardeşi olacak. Annesi hamile olan var mı? Kimlerin kardeşi var? Adı ne? Haydi, o zaman Ela’nın annesini çizmeye çalışalım. O’nu tombik tombik yapalım. Önce kafası;
Sonra da kocaman karnı. Hey bebek, içeride misin? Bizi duyuyor musun?

Şimdi bunu defterlerimize yazabilir miyiz? Kimler yazabilir? Biz de bu arada sırayla tahtada yazalım (Tüm öğrencilerin defterine 3 sıra başına Ee yazılır.) Ela ve annesi el ele tutuşmuşlar. Yolda el ele gidiyorlar. (“El ele” sözü öğrencilere sezdirilir, ileride L sesinde “el ele” sözcükleri yazdırılacaktır.)
Kaynak kitap ve çalışma kâğıtlarındaki ilgili alıştırmalar yaptırılır. Buraya kadar yapılan çalışmalar tam olarak oturduysa, öğrenciler bakmadan söylediğiniz e, E, Ee, yazıyorlarsa artık diğer harfe geçilebilir.
L harfinin öğretilmesi:
L harfine geçilmeden önce defterde kılavuz kesik çizgiler üzerinde “şemsiye sapı” en az 5 sıra çalışılmalıdır. Öğrencilerin sıkılmaması için yapılan her şemsiyeye şapkası yaptırılabilir.
Çocuklar artık havalar soğudu değil mi? Çevremizde ne gibi değişikler oluyor? Giysilerimiz değişiyor mu? Doğada değişiklikler oluyor mu? (Öğrenciler sonbahar teması üzerinden konuşturulur.) Bizim eski evimizin de bir bacası vardı. Havalar ısınınca leylekler gelir, bacaya yuva kurarlardı. Havalar soğuyunca da daha sıcak olan ülkelere gidiyorlardı. Ama bazen onların gürültüsünden başımız şişerdi. Onlara kızamazdık çünkü çok uzun boylu, güzel hayvanlardı. Tabi bizim boyumuz kısa olduğu için onlara yaklaşamazdık. Bakın size bir leylek çizeyim:
Leylekler diğer pek çok kuştan uzun boyludur. Kanatlarını açtıklarında çok uzaklara gidebilirler. Leyleklerin gagası da çok uzundur. Örneğin bizim kıvırcık Ela gelse, onun saçındaki tokaları rahatlıkla alır.
Çocuklar sizce hangisi daha uzun boylu? Hep beraber beş kere leylek diyelim. Ama benim söylediğim gibi söyleyin. (Öğretmen L harflerini bastırarak söyler.)
Şimdi size leylek çizmeyi göstereyim mi? Önce Ela’daki gibi bir merdiven yapıyoruz. Aşağıdan yukarı çıkıyoruz. Sonra döndürüyoruz ve tekrar merdivenden kaydırıyoruz. ( Kılavuz kesik çizgili defterlerde eğik merdiven olarak çıkılıp, aşağı inilirken kesik çizgiler kullandırılabilir. Çizgi çalışmaları sırasında deftere, burada kırmızı görülen “şemsiye sapı” çalışmaları da bol bol yaptırılmalıdır.)
(Bu yazı çalışmaları önce, iri aralıklı çalışma kağıtlarında yaptırılıp, harfin tam yazılışı en son defterde çalışılmalıdır.) Bu bizim leyleğimiz, leyleği nasıl söylüyorduk? ( Sınıfta asılı bulunan alfabe içerisinde leylek harfinin bulunması istenir. Harf daire içine alınır.) Çocuklar işte bu harfimizin söylenişi de “l”(Bastırarak söyletilir, her öğrencinin duyulur bir sesle söylemesi sağlanır.) Öğrenci defterinde, çalışma yapraklarında sık sık ancak bir seferde en fazla 3 sıra yazdırılır. Çalışma yapraklarında sembol ve diğer harfler arasında karışık bulunan “l” harfleri buldurulur. Başında, içinde ve sonunda “l” harfi bulunan sözcükler işaretlenir. Her öğrenci sırayla kendi adını söyler, içinde “l” harfi olup olmadığını bulmaya çalışır. İsminde L harfi olan öğrencilere yaka kartı takılabilir, bu kartlarda adı siyah yazılırken l harfleri kırmızı yazılabilir.
El öğretilirken:
Hem e hem l harfleri söylendiğinde bakmadan yazılıyorsa, karışık semboller arasında bulunabiliniyorsa, harflerin sesleri doğru söyleniyorsa harfler artık birleştirilir. Farklı kağıtlarda sırayla gösterilirken seri söyletilerek “el” sözcüğüne ulaşılır. ( Yatay tutulan A4 kağıdına farklı renklerle birleşik olarak el yazılıp kesilirse, kağıt birleştirildiğinde kolaylık sağlanır.) Kağıtlar birbirine yapıştırılır. Ve “el ele” tutuşmuş bu iki harf bolca yazdırılır, okutulur. Çalışma kağıtlarında el görseli ile pekiştirilir.
“ele” verilirken: Çocuklar bu akşam misafirim gelecek, o yüzden kek yapmam lazım. Bana neler gerekiyor? Kek yapma aşamaları sırayla dramatize edilir. Dolaptan kase alınır, içine yumurta kırılır, un koyulur. Un konurken kekin daha iyi kabarması için unun elenmesi gerektiği söylenir. “Un ele” yönergesi sık sık tekrar edilir.
“El” iyice pekiştikten sonra bir kağıda ele yazılır. Son harf kesilir. Kağıtlar sırayla gösterilerek ard arda okuma sağlanır. Ele sözcüğüne ulaşılır. Bu sözcük de tahtada, defterde, çalışma yaprakları ve kitaplarda bolca pekiştirilir.
Buraya kadar olan e, E, l, el, ele karışık olarak sorulur, okutulur, bakmadan yazma çalışmaları yapılır. Keseden çekip okuma, yapboz gibi bölünmüş tahtaya atılan tebeşirin isabet ettiği bölgeyi okuma, boyalarla (kuru boya, sulu boya, pastel, parmak boya..vs) yazma çalışmaları eğlenerek öğrenmeyi sağlayacak etkinliklerdir. İçinde bu yazıların geçtiği iri yazılmış kelimelerde bu harflerin üzerinden pastel boya ile gitmek, tebeşirle yere yazmak gibi etkinlikler öğrencilerin sıkılmadan yazıp okumasını sağlar. Örnek; leylek, melek, elbise, kel, kalem, gol, kase..gibi öğrencilerin günlük yaşantısında karşılaştıkları kavramlar seçilmeye çalışılır.
“El ele” sözü verilirken: görsellerin yanındaki boşluklarda tamamlatılır. “Bir Dünya Bırakın” şarkısı öğretilerek, el ele kısmına vurgu yapılır. Bütün sınıf el ele tutuşturulur. El ele tutuşan iki öğrenci sırayla tahtada el ele yazabilirler.
“Ele” hecelerine ayrılırken: Hecelemenin kolaylaşması için herhangi bir yazma işlemi yapılmadan önce öğrenciler grupça ardından bireysel olarak alkış tutarak “ele” sözcüğünü hecelerler. Bundan sonra bir A4 kağıdına irice “ele” yazılır. Onlar hecelerken öğretmen nereden kesik söylüyorsunuz, diye sorarak kağıdı uygun yerden katlar. Öğrenciler hecelemeye devam ettikçe kağıdın ön ve arka tarafı gösterilir. Ardından e-le şeklinde kağıt kesilir. Yeni üretilen “le” hecesi yukarıda bahsedilen oyun ve çalışmalar ile pekiştirilir. Bakmadan yazma, gösterildiğinde okuma amacına uygun etkinlikler yaptırılır. Daha fazla pekiştirme etkinliği için, Okuma Yazmanın Pekiştirilmesi Bölümüne bakınız.
Büyük L harfi verilirken; Benim diğer kuzenim de Lale. Lale’nin saçları uzun ve çok hafif dalgalı. Size onu çizeyim mi?
Bizim sınıfta kimleri saçı uzun? Aynı Lale gibi. Haydi Lale’nin uzun saçlarını çizelim. Önce kakülleri ve sonra omzuna kadar saçlarını yapıyoruz. Saçının ucunda dalga var.
A harfi verilirken:
Buraya kadar öğrenilmiş tüm harf, hece ve sözcüklerin her öğrenci tarafından bakmadan yazılması ve gördüğünü okuyabilmesi çalışması yapıldıktan sonra “a” harfine geçilir.
A harfi üç farklı el hareketi gerektirdiği için önce bunlar çalışma yapraklarında pekiştirilmelidir. Benim denizci bir amcam var. Amcam, gemide çalıştığı için bol bol dalga görüyor. Uzun süre gemide kaldığı için simidi özlüyor. Gemiden indiği zaman ilk önce simit alıyor. Simitçide sıra beklerken yağmur yağarsa sapı kırık şemsiyesini açıyor.
İlk hareket için deniz dalgası yaptırılır. Gemi görseli konur. İlk çalışma kağıdında geniş dalgalar yaptırılır. Daha sonraki çalışmada rüzgardan iyice sivrilmiş dalgalar yapılır.
İkinci hareket için “simidi çok seven amca için” bol bol simit çizdirilir. Simitlerin çizim yönü mutlaka kontrol edilmelidir.
Son hareket defterdeki orta aralıkta kısa şemsiye sapı çizdirme çalışılır. Sapların çizimi mutlaka kontrol edilmelidir.
Size amcamı çizeyim mi? Bakın denizdeki dalga, şimdi de simit, işte kırık saplı şemsiyesi. Alfabe üzerinde amcamı kim bulabilir? İşte bu harfimizin adı da amcam gibi “a”. Bu esnada daha önce öğretilmiş, mimiklerle sesli harfler hatırlatılabilir, oynatılabilir. Aynı “e” harfinde yapıldığı gibi havada, tahtada, boya ile boş kağıda, geniş aralıklı çalışma kağıdına a harfleri yaptırılır.
“al” sözcüğü verilirken: “el” sözcüğü için yapılan çalışmalar yapılır.
“ala” sözcüğü verilirken: “al” sözcüğü için yapılan çalışmalar yapılır.
“la” hecesi verilirken: “le” hecesine ulaşmak için yapılan çalışmalar yapılır.
Hecelere ulaşırken, yeni sözcükler üretilirken hep benzer çalışmalar yapılması öğrenciler için kolaylık sağlamaktadır. Bir sonraki basamağın ne olacağını bildiklerinden yapılan etkinlikten daha çok sözcük ya da harflere odaklanırlar.
“lale” sözcüğü verilirken: “el” sözcüğü için yapılan çalışmaların benzeri la ve le heceleri ile uygulanır. Lalenin bir çiçek olduğu, görsellerle pekiştirilir. Çeşitli laleler çizilir, boyanır, kesilir ve sınıfta sergilenir.
Bu çalışmayla birlikte artık cümleler daha anlamlı olmaktadır. Üretilen cümleler görsellerle pekiştirilir. Cümle bilgi sezdirilmeye başlanır. İlk harfin büyük olacağı, cümle sonuna nokta koyduğumuz söylenir. Ela …. al. İçeren çalışmalarda farklı varlıklar çizilerek, okumalar yaptırılır. Kendilerinin de benzer cümleler üretmesi istenir.
İsim olarak kullanılacak “Lale”nin büyük harfle başlaması gerektiği söylenmelidir. Lale benim biricik kuzenim, dünyada onun aynısından bir tane daha yok. O yüzden isimler her zaman büyük harfle yazılır. Ela gibi onu da büyük yazmalıyız. Birisi benim adımı küçük harflerle yazsaydı üzülürdüm, aman siz dikkat edin olur mu çocuklar?
Büyük A verilişi:
Büyük a harfinin yapılışı dört hareketten oluşmaktadır. Her hareket önce çalışma yapraklarında çalışılır. İlk iki hareket bir defada yaptırılabilir. Amcam beni, Lale’yi ve Ela’yı eskiden dağlara götürürdü. Siz hiç dağ gördünüz mü? Dağlarda neler olur? Bana havada kimler çizebilir? Öğretmen tahtaya dağ çizer, havada tekrar ettirilir. Uygun şekilde hazırlanmış çalışma yapraklarında da pekiştirilir.
Dağcılar dağa tırmanır, iner ama tuvalet kağıtdını şurada unuttular. Bütün yolu geri mi gitsinler. kısa yoldan gidip alıp gelsinler.
Tahtaya bahsedilen görsel çizilir. Uygun çalışma yaprakları ile çalışılır. Büyük A harfi zor kavranılan bir harf olduğundan ve henüz öğrenciler yeterli el kıvraklığı kazanmadığı için harfin parçalanarak çalışması, bütün olarak çalışmasından daha kolay olmaktadır.
Tahtaya bahsedilen görsel çizilir. Uygun çalışma yaprakları ile çalışılır. Büyük A harfi zor kavranılan bir harf olduğundan ve henüz öğrenciler yeterli el kıvraklığı kazanmadığı için harfin parçalanarak çalışması, bütün olarak çalışmasından daha kolay olmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder